ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın toplantısında, Hizbullah ile İsrail ortasındaki çatışmalar ışığında gazetecilerin Lübnan’ın geleceğine dair sorularını yanıtlandırdı.
Miller, Netanyahu’nun Lübnan’a yönelik tehditlerininin hatırlatılması üzerine, “Lübnan’daki durumun Gazze’deki duruma benzediğini göremeyiz ve görmemeliyiz. Bu elbette kabul edilemez” kelamlarına yer verdi.
Bununla birlikte, Hizbullah’ın Lübnan idaresi üzerinde kurduğu tesire işaret eden Miller, İsrail, ABD yahut bölgedeki başka hiçbir ülkenin Lübnan halkına önderlerinin kim olduğunu “dikte etmemesi” gerektiğini söyledi.
Sözcü Miller, “Lübnan siyasi sisteminin bu çıkmazı aşabilmesini ve nihayetinde Hizbullah’ın Lübnan siyasetinde daha az bir güç haline gelecek kadar gerilemesini umuyoruz” diye ekledi.
Lübnan halkını, Gazze’deki Filistinlilerin yaşadığı yıkım ve acı ile tehdit eden Netanyahu, “Gazze’de gördüğümüz üzere yıkıma ve acıya yol açacak uzun bir savaşın uçurumuna düşmeden evvel Lübnan’ı kurtarma fırsatınız var. O denli olmak zorunda değil” sözlerini kullanmıştı.
Hizbullah’la 8 Ekim 2023’ten beri denetimli çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül’de Lübnan’ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Ekim 2023’ten bu yana 104’ü çocuk ve 194’ü bayan olmak üzere toplam 2 bin 141 kişi öldü.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail ordusunun 27 Eylül’de Beyrut’a düzenlediği hava taarruzlarında öldürüldü.
Hizbullah ise İsrail’e roket ve füzelerle karşılık veriyor. İsrail tarafında çoğunlukla ordu üslerini amaç alan bu akınlarda büyük bir hasar bildirilmedi.
İsrail bombardımanı nedeniyle ülke içerisinde yüz binlerce kişi yerinden oldu.
Ülkenin güney kısımlarından başşehir Beyrut ve kuzeye göç dalgası devam ederken, Suriye’ye 10 binlerce kişinin göç ettiği belirtiliyor.